Sanat Ne Demek? | Sanat Ne Anlama Gelir?

İçimde büyük bir acı var diye başlayan bir cümle ile her insan bir kalbe sahiptir cümlesi gerçeklik açısından karşılaştırılsa biri duygu biri bilgi içerikli olurdu.

Peki, sanat ne demek?

Şayet her iki cümleyi girift şekilde ifade etseydik sanat olurdu.

Çağlar boyu insanlık kendini ifade etmek için bazı araçlar kullandı; yazı, resimler, kitabeler ve heykeller, yaşadıkları evler gibi… 

İlk çağda mağaralarda atalarımız bitki özleri ve kil karışımıyla bizonlar çizdi taş duvarlara. Hayvanların bolluğuna vurgu yaptı belki.. Ya da bu hayvanlarla ilk defa karşılaştım canavara benziyorlar devasa, ürkünç varlıklar demek istedi.

Zamanla yaşayanların ihtiyaçları değişti fakat özünü ifade etme isteği hiç bitmedi. Tapınmak için tanrılar yonttular, nehir kenarında aşık olduğu su tenli kadınları heykele çeviren birer sanatkâr oldular, kentini barbar bir düşmandan korumak için surları süslerle bezenmiş kaleler inşa ettiler.

Bizler nesiller sonra bu izleri bulduk ve insanlık tarihinin korunmuş kıymetli belgeleri olmasının yanısıra bu izleri birer sanat eseri olarak da kabul ettik.

Peki bu izleri sanat eseri olarak kabul etmemizin sebebi neydi kıymetli okuyucular?

Cevabınızı merak etmekle beraber kendi düşüncemi paylaşmak istiyorum. Bence sanat, duygularımızı estetik biçimde aktarmaktır. Bunu yaparken bildiklerimizi de aktarırız.

Bir başak çizerken onun sarı olduğu gerçeği bir bilgiyi ifade ederken başağın dolu veya boş oluşu, eğimi, dokusu, ve yeri hepsi birer estetiktir. 

Yazıya devam etmeden önce, Rümeysa Coşman’ın eserlerini görüntülemek için hemen tıkla!

Konu Başlıkları

Sanat Ne Demek?

Sanat görünmek, varolmak isteğidir. 

Haykırmak istersin dağlara, ama bir şiirin dizesine sığdırırsın o ızdırapla dolu çığlığını.. Susarsın içine içine, küsersin insanlara tuvale yağdırırsın kederli fırçanı, boyalarını…

Yüreğin ağzında, boğazında düğüm düğümdür; sazını tıngırdatırsın vurursun tellerine sevdayla aşık olursun. Kalıbından taşan her duygu sevgi, aşk, nefret, merhamet, kin, öfke hepsi ifade edilmeyi bekler. Sanki insan duygusuna gebedir de doğumu yaklaşmıştır, sancılarla kıvrandıkça maddeye aktarır duygu selini… 

Bizler bir sanat eseri gördüğümüzde gözümüzden çok yüreğimizle bakarız. Gözlerimiz hoş görüntülere, renklere, desenlere doydukça içimiz, ruhumuz acıkır. Bir hikaye ister binbir mâna… Duyguların sesini yüreğimizde duyarak baktığımız sanatın ta kendisidir.

Bu konu hakkında yazmak için küçük çaplı bir araştırma yaptım, insanlara sizce sanat nedir açıklar mısınız dediğimde özgürlük, renkler, kendini ifade etmek, estetik olan her şey gibi cevaplar aldım sanat bu sayılanları içerir fakat bir esere sanat eseri diyebilmek için temel birkaç kıstası karşılaması gerekir. Kalıcılık, özgünlük, evrensellik, vb…

Akademik anlamda bakıldığında sanat eserini oluşturan öğeler şunlardır; 

Sanatını icra etmesi için bir insan, üzerinde çalışmak için bir madde ve onu takdir eden kalpler olmasıdır.

Eğer isteğimiz sanat eseri nitelikleri ortaya çıkarmaksa öyle bir eser üretmeliyiz ki asırlarca anılmalı ve hala ayakta olmalı, o eserden başka bir tane daha yapmaya yalnızca mahir sanatçıların gücü yetmeli, tıpkı Charlie Chaplin’in kendine has anlatımını dünya dili bilmeden anlamamız gibi üretilen esere göz ucuyla bile bakmamız neyi anlattığına dair fikir üretmeye yetmeli.

Aynı zamanda yapıldığı yerin nasıl bir coğrafya olduğuna dair bilgi içermeli ki tarihe tanıklık etsin gerçekçi bilgi aktarsın böylece yüzyıllara meydan okusun. 

Benim tanımlamam gerekirse eğer sanat eseri; özgünce kendimi karşıya aktardığım üzerinde çokça çaba sarf ettiğim, insanlara ve öncelikle bana estetizmi yaşatan, özelikle duygularımın birebir aksettiği eserdir.

Zira ben kendi eserlerim üzerinde çalışırken duygu cümbüşüne kapılırım. Güneşin doğuşu bile bir ilhamdır benim için. Renklerin saf aşığıyım. Duygularım renklerim ayrılmaz bir bütün iç içe bir girdaptir. Her eser sanatçısına bayrak tutar. O krallığın tacı bana aittir.

Fırçası benim elime, zihnime, emrime verilmiş bir dünyayı oluştururken keyiflenmemek kimin haddine! 

Sanat Sözleri

Sanat eseri sadece sahibinin değildir tüm toplumlara aittir. Bağlı olduğu oluşturulduğu toplumuysa içlerinden en üstünü kılar. Sanatçı kişi evrensel bir izdüşümünün meyvesini her bakıcısına tattırandır. Sözümü Aristotle’in ve Picasso’nun sözleriyle bitirmek isterim;

“Sanatın amacı, varlıkların dış görünümlerini değil, onların içsel önemlerini temsil etmektedir.”

Aristotle

“Vahşi bir at çizdiğimde, atı göremeyebilirsiniz… Ama vahşiliği kesinlikle görürsünüz!”

Pablo Picasso

 Her daim sanatla sevgiyle iç içe kalın. Gönlünüze ışık tutan fırçalara rast gelin. İyi okumalar sevgili sanatseverler…

Sanat eseri sahibi olmak için hemen tıkla!

Comments (3)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close