Sanatın iyileştirici gücü insanlar tarafına yüzyıllar önce keşfedilmiş ve bu gücü çeşitli şekillerde deneyimleyerek uygulanmıştır, çeşitli zihinsel hastalıklar üzerinde etkili bir tedavi yöntemi olduğunu görmüşlerdir.
Çok eskiden beri kullanılan bu yöntem özellikle zihinsel problemleri olan insanları daha iyi anlamak, acılarını azaltmak, ilişkilerini geliştirmek ve psikolojik tepkilerini değiştirmek amacıyla 1950’lerden itibaren sanat ile tedavi yöntemi yaygın olarak hastalar üzerinde uygulanmaya başlanmıştır.
Sanat insanların yaratıcı gücünü ortaya çıkarmakla beraber sözel olarak ifade edilemeyen duyguların açığa çıkması için kullanılan bir tedavi yöntemi halini almıştır.
Zihinsel sorun yaşayan bir insan kendi iç dünyasında baş edemediği problemlerini çevresindeki herhangi birine yansıtamadığında, içindeki duygular onlara acı verir. Sanatsal faliyetler insanların bilinç dışındaki acıyı dışavurmalarını sağlar, insanların anlamlandıramadıkları, onlar için soyut olan ve acı veren duygularını somutlaştırır.
Sanat insan yaşamına yön verme, rahatlama, anlamlı kılma ve farkındalığını arttırmak gibi önemli duygusal işlevleri harekete geçirir. İnsan olmak doğanın verilerini kullanarak düzenlemek, biçimlendirmek, yeni üretim verilerini kullanmak demektir.
Çünkü üretim olduğu sürece insan, alanını genişletir, ortamını daha iyi anlama olanağı bulur. Sanat ile dışa vurulan duygular , kişinin acıtan sorunlarını görünür hale getirir ve probleminin çözülmesinde etkili bir yöntem halini alır.
Dolayısıyla sanatla tedavi, insanların zihinlerine dokunabilmede en etkili yöntemlerden biri haline gelmiştir.
Sanat insanın iç dünyasına yolculuk yapmasına, duygularını keşfetmesine, problemlerinin ne olduğunu daha iyi anlamasına ayrıca farkındalığının artmasına neden olacaktır.
Bu farkındalık kişinin somutlaştırdığı problemlerini görmesine ve onu çözümlemesine ya da kabullenmesine yardımcı olacaktır.
Çözümlediği ve kabullendiği kişiliği ile daha barışık ve pozitif olacaktır. Sanatla tedavide amaç duygusal farkındalık kazandırmak ve kişinin ego işlevlerini düzenlemektir.
İnsanların ruhen sağlıklı olmaları, fiziksel sağlıkları kadar önemlidir. Ruhun hasta olması fiziksel olarakta insanın hastalanmasına neden olabilir. Günümüzde ruh ve beden ilişkisinin hayati önem taşıdığı uzman kişilerce sık sık dile getirilmektedir. Zihinsel ve ruhsal olarak sağlıklı olmak fiziksel sağlığı da beraberinde getirir bu da mutlu insan anlamına gelir.
Sanatın iyiletirici gücünü yıllar öncesinden keşfeden insanlık günümüzde de yaygın bir şekilde bu gücü olabildiğince kullanmaktadır. Ruhun gıdası olan sanatı hayatın bir parçası, hatta yaşam biçimi haline getirmek hayat kalitesinin artmasına, mutlu insanların çoğalmasına neden olacaktır.
Sanat büyüleyicidir aynı anda hem nesneyi hem özneyi, hem insanın dışındaki dünyayı saran hem de kişinin kendi dünyasını sarıp sarmalayan hayal denizine yelken açan kapsayıcı, büyüleyici ve renkli bir dünyadır.
Bir yanıt yazın