1950 Sonrası Portre Sanatı & Portre Nedir?

Merhaba! Üç yazıdan oluşan “1950 Sonrası Portre Sanatı” serisinin ilk yazsında “Portre Nedir?” ve “Postmodern Nedir?” sorularını cevaplayacağız. Keyifli okumalar dilerim! 

Konu Başlıkları

Portre Nedir?

Portre geçmişten günümüze bütün sanat akımlarında ve dönemlerde ele alınmış bir konudur.       

Resim sanatı içerisinde de bir tür olarak gelişen ‘Portre’ sanatında, figürün kişisel özelliklerini olduğu gibi betimleme ve bu özelliği idealize etmek üzere iki farklı anlayış görülür. Kişisel özelliklerin olduğu gibi betimleme ihtiyacı portre sanatının doğma nedenidir, birey bilincinin ortaya çıkısıyla ilintilidir.

 İlk portre örneği olarak Fayyum portrelerine bakıldığında ölen kişilerin kendilerini gerçek hayatta nasıl betimlemek istediklerinden yola çıkarak yapıldığını, daha sonraki zamanlarda ise dini konular ele alınarak çalışmaların devam ettiğini görüyoruz.

Fakat ilerleyen dönemlerde bu konular farklılık göstermiştir.

 Her sanatçı yaptığı portre resminde, döneminin özelliklerini ve ruhsal farklılıklarından doğan aykırılıklarıyla portreye farklı tanımlar yüklemişlerdir. Dini, yaşamı, hakları, doğayı, çocukluğu, mutluluğu, üzüntüyü vb. temaları konularında portre sanatı ile ifade etmişlerdir.

Bu üç yazılık seride 1950 sonrası ortaya çıkan akımları ve bu akımların ressamlarının ortaya koyduğu farklı portre tavır ve tanımlarını incelemeye çalışacağız. 

  • 1950 Sonrası Portre Sanatı & Portre Nedir?
  • 1950 Sonrası Portre Sanatı & Soyut Dışavurumculuk
  • 1950 Sonrası Portre Sanatı & Farklı Materyal ve Düşüncelerde Portre Yapan Ressamlar

Sanatçıların örnek alınan eserler ile görsel bir dizge yapılırken, eser hakkında verilen bilgilerle, konu desteklenmiştir. Postmodern sanatın ne demek olduğunu, ele alınan dönem veya akımlardan, sanatçı ve eserleri incelenmiştir.

Postmodern Nedir?

Postmodern Sanat Postmodernizmin, modernizme karşı duruş olarak ortaya çıkan bir akım olması doğal olarak onu modernizmden farklı kılmaktadır. Postmodernizmden sonra ortaya çıkan sanat eserlerinde ise bu farklılık belirgin bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Postmodernizmin temel amacı modernizmin kaybolmuş düşlerinin yerine yeni bir ütopya koymak amacından çok yeni bir dil oluşturarak, yeni kavramlar getirerek modernist vizyonun gözden kaçırdığı ufukları fark etmektir.

Bu yönüyle irdelendiğinde postmodernizmin, modernizmin eksikliklerini tamamlama çabası olduğu da ifade edilebilmektedir. Akımın sanatsal yansıması da bu bağlamda şekillenmektedir.

Postmodernistler bir sanat eseri ne şekilde yorumlanıyorsa o sanat eserinin gerçekliğinin de o olduğunu iddia etmektedirler. Postmodernistler, sanatı sadece elit sosyal sınıfa ait olan bir oyuncak olarak değil, yaşamla bağ kurmayı sağlayan, bireyler arasındaki iletişimi güçlü kılan bir ‘yaşam aracı’ olarak görmeyi yeğlemektedirler. 

Bir diğer ifadeyle postmodern sanatta sanat, soyut bir imgeleme yöntemi olmaktan çıkarak gerçeğin kendisi haline dönüşmüştür.

Clement Greenberg’in de savunduğu, tuvalin iki boyutlu yüzeyini esas alan ve sanat eserini, ekonomik, siyasi ya da her türlü toplumsal olayın bir yansıması olmaktan öte, biçimsel ve estetik arayışların bir göstergesi olarak gören modernist anlayışı, postmodernizm reddetmiştir.

Postmodernist sanat, özü yönünden irdelendiğinde ortaya çıkan tablo şu şekildedir: Her ‘şey’in sanata dahil edilmesi, her nesnenin sanatın konusu olması, yaşama ilişkin her bir parçanın sanat olarak değerlendirilebilmesi mümkündür.

Postmodern sanat ‘gerçek olanı’ bulma çabasıdır. Postmodern sanatın modern sanattan farklılaşan en önemli noktası kullanılan malzeme ve yöntemlerin sınırsızlığıdır. 

Bu bağlamda yaşam içinde kullanılan her bir eşya, örneğin bir diş fırçası bile sanatın aracı ya da konusu olabilmektedir. Sanattaki katı kurallar postmodernizm ile birlikte yıkılmıştır. 

Yeryüzünde yaşayan canlılara ilişkin her öğe sanatı konusunu ve yöntemini meydana getirmiştir.

Serinin devamı için “1950 Sonrası Portre Sanatı & Soyut Dışavurumculuk” yazsını okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar dilerim!

Batur İnan

Batur İNAN. 2014 yılında Harran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. 2019 yılında Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Resim-İş Eğitimi Yüksek Lisans bölümünden “Görsel Sanatlar Eğitimi Yoluyla Arkeolojik Buluntu Değerlerinin Kavratılması (Göbeklitepe Örneği)” tez konusu ile mezun oldu. 2019 yılında Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Resim-İş Eğitimi’nde Doktora (Özel Öğrenci) ya başladı. Birçok uluslararası, ulusal sergi ve sempozyuma katılım sağlamıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close