Platon’un Sanat Sansürü

Platon, Antik Yunan Felsefesi’nin en önemli filozoflarından biridir. Sokrates’in öğrencisi, Aristoteles‘in ise öğretmenidir.

Argümanlarının çoğu günümüzde hala önemini korumakta ve tartışılmaktadır.

Hristiyanlık, islam gibi dinleri etkilemiş; felsefe, bilim, sanat, politika gibi kavramlarda pek çok tartışmaların temelini atmıştır.

Platon’un felsefede önemli bir temel olarak önemli bir prensip olarak ortaya attığı İdealar Kuramıyla sanatı ele alışına değinelim.

Platon sanatı İdealar Kuramının da yer aldığı ‘Devlet’te ele alır. Burada sanatın bir taklit (mimesis) olduğunu söyler.

İdealar Kuramına göre; dünyadaki tüm şeyler idealar aleminin bir çeşit yansımasıdır. Bir şeyi üretirken aslında zihinde var olan taklit edilir.

Dolayısıyla sanat taklidin taklididir. Bu tez Platon’un sanata karşı olmasıyla ilgili değildir. Bu Platon’un dünyaya bakışıdır. Evrende var olanları zihin oyunla tekrar üretmesi taklittir aslında.

Platon, kavramların özüyle ilgilenmekten ziyade onların pratik işlevleri üzerine durur. İnsanların mutsuzluğu devlet düzenin bozuk olmasına bağlar.

Bu durumun ancak ‘aklı’ temel alan bir devletle düzeleceğini düşünür. Akli temel alan devlet düzeni de ahlak temelli olmalıdır.

Dolayısıyla devlet yapısının içindeki tüm alanlar incelikle denetlenmelidir. Bu yüzden de sanatı da tüm incelikleriyle ele alır.

Devlet yapısının denetlenmesi düşüncesindeki amaç; devletin kendi ideal doğrularını başkası üzerine empoze etmeye çalışmasındandır.

Günümüzde en çok sömürgeci devletlerin yaptıklarından biridir bu.

Kendi ideal doğruları olarak kabul ettiklerini kendilerinden daha güçsüz gördükleri devletler üzerinde kullanmaya çalışırlar.

Bu durumda global anlaşmazlığa, baskıya, diretmeye neden olur.

Bu sebeple Platon sanatı da devlet düzeninin bozuk olmasına bağlar. Bozuk devlet düzeni baskıyı, propagandayı sanat üzerinden yürütürler.

Platon’ göre tarihçiler olanı yazarken şairler olabilecekleri yazar. Olabilecekleri yazarken kurgu devreye girer ve gerçeklik dışına çıkabilir.

Bu sebeple Platon sanatın gerçekliği yansıtması gerektiğini düşünür. Kişiye bir şeyler öğretmek ve yararlı olmak amaç taşıması gerekir.

Bir çok kişi bu noktada Platonu eleştirir. Devletlerin ideal doğrularının baskıcılığını kendisi ideal gerçeklerle yaptığını söylerler.

Şunu söyleyebiliriz ki Platon sanatı değersiz bir alan olarak görmüyor aksine sanatın değerinin fazlaca olduğunu düşünüyordu.

Öyle ki onun bu kadar değerli olmasının sebebi sosyal ve siyasal işlevinin insanlık üzerindeki yadsınamaz etkisidir.

Platon’a göre bu durum kontrol altına alınmalıdır. Bu sebeple de ‘Devlet’inde sanata sansür uygular.

Betül Beytor

1995 İstanbul doğumludur. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler mezunudur. Yağlı-akrilik tablo, seramikle ilgilenmekte.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close