Sanatsız Bir Dünya Nasıl Olurdu? Sanat ve İnsan

Sanatsız bir dünya nasıl olurdu?

Şüphesiz ki dünya aynı dünya olurdu; asıl soru şu:

“Bizim ruh dünyamız nasıl olurdu?”

Mesela müzik yok, sadece sesler var.

2023 Ocak Ayı’nda size bu yazıyı yazarken kombi birden coşuyor hor hor hor hor sonra birden sessizlik.

Buzdolabı ufak ufak su damlası sesi çıkarıyor.

Televizyonda konuşmacı bir şeyler anlatıyor, yan komşunun mutfak tıkırtılarını duyuyorum.

Elimin altındaki kağıdın hışırtısı ve kalemin harflere şekil verirken çıkardığı sürtünme sesi.

Sokaktan gelen seri korna sesleri.

Müzik yok.

Şehirlerin çıkardıkları sesler ile doğal yaşama daha yakın yerleşim yerlerinin çıkardıkları sesler farklı.

Mekanik seslerin kendine özgü bir ritmi var ama insan ruhunu beslemekten çok uzak.

Doğa ile iç içe yaşayan insanlar şanslıdır.

Ruhları, onlar fark etmese bile huzuru ve yaşam keyfini yakalar, beslenir.

Sanat ve İnsan ilişkisi

Sabah ötücü kuşlar serinlikte şarkı söyler, çatıdaki güvercinler homur homur homurdanır, kediler miyavlar bir şeyler anlatır.

Kelebekler dans eder, martılar deniz üstünde neşeli bir müzikal sahneler gibidirler, ağaçların yaprakları rüzgarda sallanırken hışırdar doğanın nice şarkıları ve dansları vardır.

Bize muhteşem peyzajlar, renk paletleri sunarlar.

Doğada muhteşem bir sanat ve insan ilişkisi vardır.

Sanat ve insan ilişkisi
Kraliçe Arı

Yaşam sanatın içindedir.

İnsan diğer canlılardan düşünme şekliyle ayrılan bir varlıktır, sadece birinci sırada gördüğümüz zorunlu ihtiyaçlar listesiyle hasta ve agresif bir yaşam sürebiliriz.

İnsan varlığının her aşamasında bir şeyleri değiştirmek dönüştürmek ister, yeniden yaratım sürecinden, farklı açılardan bakmaktan, hayal kurmaktan, hikayeler uydurmaktan keyif alır bunca gelişmenin sebebi budur.

İnsanı insan yapan duygular, hayatı anlamlı kılma isteğimiz ve bunları ifade etme şekillerimiz sanatı çeşitlendirir.

İnsan tutkuları olan bir varlıktır.

Sanat ve insan enerji bütünlüğüdür.

Şarj ve deşarj görevini görür.

Sanatçılar normların üstünde bir bakış açısı ve anlatımla bize hiç de yabancı olmadığımız nesneleri, kelimeleri veya sesleri kendi ruh dünyalarından geçirerek sunarlar.

Zihnimizde ve yüreğimizde bir kapı açarlar ve derler ki: “Buyrun içeri girin ve ruhunuzu besleyin.”

Sanatyapiyo

Melike Polat Topal

Benim ruh dünyamda bazen kaotik varlıklar bazen de sevimli huzur veren konular yer alır.Resim benim yaşamımın bir parçası çok küçük yaşlardan beri çizim yapıyorum.25 senedir de aktif sanat öğretmeniyim.Resim yaparak kendimi ifade ediyor ruhumu besliyorum.İnsanları resimlerimde yaptığım gerçek üstü değişimlerle şaşırtmayı etkilemeyi seviyorum.Sergilerde ziyaretçilerle sohbetlere bayılıyorum yaptığım resimleri insanlarla buluşturmanın en iyi yolunun sık sık sergi açmak olduğunu söyleyebilirim.Resimlerim benim ruh dünyam gibi görünse de toplumun parçası olduğum için izleyenin de ruhunu yansıttığına tanık oluyorum.Tıpkı bir ayna gibi.Hatta sergilerim de bilinç altı hisleri açığa çıkan ziyaretçilerin sayısı hiç de az değildi.Duygu yüklü insan ruhu modern ve geçmiş hayatın yükü ile hızı arasında sıkışıp kaldı artık nefes alamaz hale geldi.Sanat ruhu besleyip kendine dönmesi için kapı aralayan bir dünya.Benim sanatım size yeni bir bakış açısı ve saklı duygularınızı yeniden keşfetmeye davet ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close