SANATÇININ SANAT GÖRÜŞÜ ÜZERİNE Sanatçı eserlerinde insan figürünün olmadığı bir yapı inşa etmiştir. Bunu yapmasındaki sebebi de şu şekilde açıklanmaktadır: “Eserde figüratif yapılar olmamasına rağmen eseri izleyen insanların eseri yaşaması gerektiği ve onların eserde olduğunu hissetmesidir.” Sanatçı, insanları inşa ettiği eserlerin içinde olduğunu ve orada yaşadığını kanısını kendisinde yerleştirmiştir. Sanatçı eserlerinde tekniksel olarak hava perspektifi, mekan perspektifi ve renk perspektifini çarpıcı bir şekilde vermektedir. Eserlerindeki renk görüntüleri ile insan yaşantılarını psikolojik anlamda etkilemeyi amaçlamıştır. İçinde yaşadığımız duygulardan yalnızlık , kendinden kaçma , kendisini bulmaya çalışma ve birçok benzer yaşantıları bu eserler vasıtasıyla yaşadığı düşünmüştür. Sanatçı renkleri adeta bilinç altındaki yaşantı ürünü olan her duyguyu hissettirmek için etkili dokunuşlar yaparak eserlerini ortaya çıkarmıştır. Kullandığı renk armonilerinin insanın ruhsal yapısını etkileyeceği gerçeğini bir psikiyatrist hassasiyeti ile ilmek ilmek dokumuştur. Sanat insan içindeki duyguları besler, büyütür ve bu duyguların ortaya çıkmasını sağlar. Her duygunun yansıtılacağı bir düzlem olduğunu düşünmektedir. Bu anlayıştan yola çıkarak sanat insan için; insan, sanatı yaşamak için vardır anlayışı içerisinde durmaktadır. İbrahim GÜNDEM