Son görülme: 7 ay önce
HASAN CANEL (AHŞAP YONTU)
1950 yılında Pazarcık’ta doğdu.
Armutlu İlkokulu’nu tamamladıktan sonra Pazarcık Ortaokulu’nu bitirdi.
Lise eğitimini Gaziantep ve Tarsus’ta okuyarak tamamladı.
İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü, Resim-İş Bölümü’nden mezun oldu.
1977-2003 yılları arası Mersin Tevfik Sırrı Gür Lisesi’nde Resim-İş Öğretmenliği yaptı.
2006 yılından itibaren 14 yıl İçel Sanat Kulübü Yönetim Kurulu üyeliği, üç dönem İçel Sanat Kulübü Dergisi Yayın Yönetmenliği, Mersin 68’liler Derneği Yönetim Kurulu üyeliği, Akdeniz Belediyesi Kent Konseyi yürütme ve kültür-sanat çalışma grubu yöneticiliği, Akdeniz Milli Eğitim Müdürlüğü sanat danışmanlığı, gibi çeşitli faaliyetlerde bulunmaktadır.
İçel Sanat Kulübü ahşap heykel atölyesi kursları, çocuklar için resim dersleri, sanat sokağında çocuklarla resim çalışmaları, fırçanı al da gel etkinlileri, festivallerde ve felsefe komitesinde aktif görevler almıştır.
Hasan Canel, şimşirden cevize, portakaldan çama, ıhlamurdan kavağa yaklaşık otuz çeşit ahşapla yaptığı çalışmalarında daha çok kadın, çocuk ve doğurganlık temalı, figüratif tarzda ahşap heykeller yapmakta ve eserlerinde ahşabın doğasını ve dokusunu bozmamak amacıyla yontu bıçakları ve zımpara dışında hiç bir alet ve malzeme kullanmamakta, vernik yerine ise ayakkabı cilası kullanmaktadır.
Hasan Canel eserleri için; “Kadının doğurganlığını ön plana çıkartmak istiyorum. Kadını cinsel bir obje olarak gören yaklaşımın aksine, kadını yaşamın devamlılığının sağlayıcısı olarak gören bir yaklaşıma sahibim. Dolayısıyla eserlerimde de bu yaklaşımı yansıtmak istedim. Eserlerimdeki kadınların giydirilmemiş kadınlar olmasını cinsellik ve çıplaklıkla değil, estetik ve doğurganlıkla açıklıyorum. Bedenleri olduğu gibi yansıttığım ve insana ait bölgeleri saklamadığımda kendimi daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum.” demektedir.
Usta sanatçı Hasan Canel’in liderliğinde açılan Ahşap Yontu ve Çizim Atölyesi, her yaştan ahşap meraklısını konuk etmeye başladı. Ahşabın sanatsal yolculuğunun en önemli alanlarından olan ahşap yontu sanatının varlığını sürdürmesi için kolları sıvayan İçel Sanat Kulübü, açtığı atölye ile ilgi gördü. Genellikle 50 santimi aşmayan ve zaman zaman 1 metreyi bulan boylarda, ince belli, uzun boylu kadın heykelleri yapan sanatçı Canel’e emanet edilen atölye, 22’nci Arkeoloji Günleri kapsamında faaliyetlerine de hız verdi.
Ahşap yontu sanatının yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması için atölyede dayanışma içerisinde çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Canel, ”Ortaya çıkan eserler farklı platformlarda sergilenerek topluma sunuluyor. Atölyede 2 yıl süreyle verilen kurs sonunda 15 kişilik bir grup yontu sanatına kazandırıldı. Bu kursiyerlerimiz çalışmalarını sergiler hale geldi. Üretime, sokak sergileri ve uygulama etkinliklerimize aralıksız devam ediyoruz. Ayrıca örneğin Narenciye Festivali, Silifke Kültür Festivali gibi organizasyonlar katkı sağlıyor, kent ile bütünleşmeye önem veriyoruz. Ticari bir kaygımız yok” dedi.
Mersin’de yaşayan emekli resim öğretmeni Hasan Canel, 14 yıldır ormanlık alanlardan topladığı ağaç parçalarını ahşap oyma sanatıyla işleyerek 320’e yakın insan figürü eser yaptı.
Resim öğretmenliğinden 2003 yılında emekli olduktan sonra kendisine bir uğraş arayan Canel (62), önce resim yapmaya başladı. Bir süre sonra farklı bir alana yönelmek isteyen Canel, ahşap oyma sanatında kendini geliştirme kararı aldı.
Canel, ilk olarak ahşap oyma sanatını yapmak için gerekli aletleri satın alıp evinin bir bölümünü atölye haline getirdi. Sabahları spor yapmak için gittiği ormandan ağaç parçaları toplayan Canel, bunları eşinin de yardımıyla atölyesine taşıdı.
Ağaç parçalarına çizimlerinde yer verdiği insan figürlerini işlemeye başlayan Canel, 14 yılda 320 eser yaptı. Bu sürede birçok kişiyi de ahşap oyma sanatıyla tanıştıran Canel, birçok ulusal ve uluslarası sergi de açtı.
Canel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ahşap oyma sanatıyla bütünleştiğini ve artık başka bir iş yapamadığını söyledi.
Eserlerinde insan figürlerinin ağırlıklı olduğunu vurgulayan Canel, şunları dile getirdi:
“‘Bir ağaç parçasını elime aldığımda ‘Bundan ne yapabilirim?’ diye düşünüyorum. Önce kafamda bir tasarı oluşturuyorum. Tasarım oluştururken de çizimlerden kaynaklı bir altyapım var. Onlardan bağımsız hareket etme şansım yok. Elimde çeşitli boyutlarda yontu bıçakları var. Bu bıçaklarla ağaç parçasını yontmaya başlıyorum. Bu çalışma 4-5, zaman zaman da 10 günümü alıyor. Daha sonra zımpara süreci başlıyor. Gerektiğinde de cila kullanıyorum.”
Canel, yapım sürecinde kendini çok iyi hissettiğini kaydederek, “Ahşap oyma sanatını çok sevdim. Hedefim ahşap oyma sanatını daha çok insanla tanıştırmak. Bu nedenle sanatımı para karşılığı beklemeden yapıyorum.” dedi.
Resim ve heykel çalışmalarının birbirinden bağımsız olmadığını belirten Canel, ” Ancak resim ile heykel arasında bir fark var. Resimleri insanlar daha çok duvarda görebiliyor. Onlara dokunma şansınız yok. Bu yüzden hissedemiyorsunuz ama heykele dokunabiliyorsunuz. Bu yüzden ben ahşap oymacılığını tercih ettim.” diye konuştu.
Açtığı sergilerde eserlerinin beğeni topladığını da anlatan Canel, yeni eserler yapmak için çalışmalarına ara vermeden devam ettiğini sözlerine ekledi